BEYİN KANAMASI NEDİR?


Beyni besleyen damarların cidarının yırtılması sonucu, kanın beyin içine sızması ve beyin dokusunu tahrip etmesi sonrası oluşan duruma beyin kanaması adı verilmektedir.

Beyin kanaması, genellikle beyinde meydana geldiği yere göre etiketlenir. Genel olarak, kafatasının herhangi bir yerinde kanamaya intrakraniyal kanama denir. Beyin içindeki kanama intraserebral kanama olarak bilinir.

Subaraknoid kanama olarak adlandırılan beynin ve beyin dokusunun kendisi arasında da kanama meydana gelebilir.

Kafatası ile beyin arasında bir kan pıhtısı oluşursa, beynin sert kaplamasının (dura) altında veya üstünde olmasına bağlı olarak subdural veya epidural hematom olarak adlandırılır.

Subdural ve epidural hematomlar travma sonucu ortaya çıkma veya düşme sonrasında ortaya çıkar.


Sıcak hava tansiyonun zararlı etkilerini artırıyor


Yaz aylarında güneşin neden olduğu yüksek hava sıcaklığı, hipertansiyonu tetikleyerek beyin içi kanamalara neden olabilmektedir. Beyin damarları yaş ilerledikçe yıpranır ve elastiki özelliklerini kaybeder. Bu nedenle yüksek tansiyonu olan ileri yaştaki kişilerde, özellikle de yaz aylarında, direnci yeterince azalan beyin damarlarında yırtılma ve beyin kanamaları ortaya çıkabilmektedir.

Pek çok neden kanamayı tetikliyor ;

Beyin dokusunun zedelenmesi ya da damarlarının yırtılması sonucu ortaya çıkan ve yaşamsal tehdit oluşturan beyin kanamaları, bazen travmatik bazen de farklı nedenlerle görülmektedir. Başın darbe alması olarak tanımlanan travmalarda, darbenin geldiği yer ve kafada yarattığı hasara bağlı olarak beyin kanaması oluşabilir.

Kafa travması dışında beyin kanamalarının ana nedeni hipertansiyondur. Bunun dışında damar duvarının yapısal bozukluğuna bağlı olarak gelişen anevrizmalar, areriovenöz malformasyonlar, tümörler ile bazı kan hastalıklarında da bu soruna rastlanabilir.

Diyabet ve hipertansiyon hastaları ile sigara içenler ve obezite problemi olanlar, beyin kanaması bakımından birinci derece risk grubunda yer aldıkları unutulmamalıdır.


BEYİN KANAMASININ NEDENLERİ


Bazı risk faktörleri ve beyin kanaması nedenleri vardır. En yaygın olanları şunlardır:

Kafa travması

Yaralanma, 50 yaşından küçükler için beyinde en sık kanama sebebidir.

Yüksek tansiyon

Bu kronik durum, uzun bir zaman zarfında kan damarı duvarlarını zayıflatabilir. Tedavi edilmeyen yüksek tansiyon, beyin kanamalarının önemli bir nedendir.

Anevrizma

Bu şişen bir kan damarı duvarındaki zayıflamadır. Yırtılabilir ve kan beynin içine akabilir bu da felce yol açabilir.

Kan damarı anormallikleri (Arteriyovenöz malformasyonlar)

Beynin içindeki ve çevresindeki kan damarlarındaki zayıflıklar doğumda mevcut olabilir ve sadece semptomlar gelişirse teşhis edilebilir.

Amiloid anjiyopati

Bu, bazen yaşlanma ve yüksek tansiyon ile ortaya çıkan kan damarı duvarlarının anormalliğidir. Büyük bir nedenden önce çok küçük, fark edilmez kanamalara neden olabilir.

Kan veya kanama bozuklukları

Hemofili ve orak hücreli anemi hem azalmış kan trombositlerine katkıda bulunabilir.

Karaciğer hastalığı

Beyin tümörü

Alkol, uyuşturucu v.b maddelerin kullanımı


İLK SAATLER ÇOK ÖNEMLİ!


Beyin kanaması durumunda paniğe kapılmadan hemen 112’ nin aranması, profesyonel yardım istenmesi ve hastanın en yakındaki donanımlı bir merkeze götürülmesi öneriliyor.

Bu sorunda ilk dakikalar ve ilk saatler çok önemli görülüyor. Hasta ne kadar çabuk tedavi edilirse hasarsız hayatta kalma şansı o oranda artıyor.

İlk saatlerde ağır komalı olarak gelen, ameliyatı gerçekleştirildikten sonra ise tamamıyla iyileşerek normal yaşamına dönen hastaların varlığı bunu gösteriyor.

Bu nedenle ilk saatlerde yapılan müdahaleler kritik önem taşıyor.Geçen her saniyenin öneminin olduğunun unutulmaması gerekmektedir.

BEYİN KANAMASI NEDEN OLUYOR?


Kafatası içinde, beynin içi veya etrafında, beyin zarı ile beyin arasında veya beyin zarı ile kafatası arasında olan kanamalara beyin kanaması adı veriliyor.

Beyin kanamalarının nedenleri “kendiliğinden oluşan beyin kanamaları” ve “travmatik beyin kanamaları” olarak sınıflandırılıyor. Kendiliğinden oluşan beyin kanamaları da iki ana gruba ayrılıyor.

Birincisi “hipertansif” (tansiyon yüksekliğine bağlı),ikincisi ise “altta yatan nedene bağlı kanamalar” olarak tanımlanıyor.

Altta yatan nedenler; “damar yumağı”, “anevrizma” (damarda baloncuk),“kavernom” denen başka bir çeşit damar yumağı veya nadir de olsa tümörlere bağlı gerçekleşen beyin kanamaları olarak sıralanıyor.


ÇOK ŞİDDETLİ BAŞ AĞRISINA DİKKAT!


Ciddi ve hayati sonuçlar doğurabilecek bu sorun, çoğu kez, kişinin daha önce yaşamadığı kadar yoğun şiddette baş ağrısı ile belirti veriyor.

Baygınlık, felç, sinir fonksiyon kaybı, görme bozukluğu, konuşamama, kol ve bacakta kuvvet kaybı gibi belirtiler de beyin kanaması işaretleri olarak değerlendiriliyor.

Sorun nadiren hafif bir baş ağrısı ile atlatılabiliyor.

Bu belirtilerin herhangi birinin, beyinde ciddi bir kanama işareti olabileceğine ve bu gibi durumlarda zaman geçirmeden acil servise başvurulması gerektiğine dikkat çekiliyor.

ALKOL VE SİGARA DA SUÇLULAR ARASINDA


Çağımızın getirdiği bazı hastalıklar, özellikle masa başı işler dolayısıyla yaşanan hareket kısıtlılığı; obezite, hipertansiyon, şeker ve yüksek kolesterole neden oluyor.

Bunun yanında kişinin sigara, alkol, madde bağımlılığı gibi kötü alışkanlıklarının olması da beyin kanaması riskini artırıyor.

Özellikle uyuşturucudan kesinlikle uzak durmak gerekiyor.

Yaşam şeklinin bu risklerden arındırılması ile beyin kanamalarının önlenip kontrol altına alınması mümkün hale gelebiliyor.


Tedavisi İçin Neler Yapılmalıdır


Beyin kanamaları son derece acil ve ciddi tıbbi problemlerdir.

Tedavi; kanamanın etkilerinin hafifletilmesi, olası komplikasyonların önlenmesi ve varsa kanamaya yol açan nedenin ortadan kaldırılmasına yöneliktir.

Hastaların kanamanın şiddetine bağlı olarak genellikle yoğun bakım ünitesinde takip ve tedavi edilir.

Anevrizmaya bağlı subaraknoid kanamalarda, tekrar kanamaların önlenmesi için anevrizmanın kapatılması gereklidir.

Bunun için cerrahi ile anevrizma boynunun bir metal mandal yardımıyla kapatılması (klipleme) yahut damardan girilerek anjiyografi eşliğinde anevrizmanın içinin doldurulması (koilleme) işlemleri yapılabilir.

Bu iki yöntemden hangisinin seçileceğine; anevrizmanın yeri, şekli, hastanın klinik durumu, ilgili merkezin ve doktorun deneyimi gibi faktörler göz önünde bulundurularak karar verilir.

Öte yandan anevrizmanın kapatılması, tedavinin yalnızca bir parçasını oluşturmaktadır.

Genellikle bu hastalara, beyin ödeminin, nöbetlerin, sıvı ve tuz dengesindeki problemlerin, beyindeki damar büzüşmelerinin önlenmesi için damardan ilaç tedavileri uygulanır.

Ayrıca beyin havuzcuklarında su toplanması (hidrosefali) durumu ortaya çıkarsa buna yönelik olarak da beyindeki fazla suyun tahliye edilmesi için şant ameliyatı gerekebilir.

Genel anlamda beyin kanamalarından korunma yolları arasında ise; yüksek tansiyondan korunmak, sigara kullanımından ve kan sulandırıcı ilaç kullanılıyorsa kafa travmalarından özellikle kaçınmak sayılabilir.


Tedavisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Nelerdir


Beyin kanaması geçirmiş kişilerde kanamanın doğrudan veya dolaylı etkilerine bağlı nörolojik arazlar (sekeller) bulunabilir.

Bilinç bozuklukları, tam veya kısmi felçler, konuşma ve görme bozukluğu bunlar arasında sayılabilir.

Bu problemlerin iyileşmesi uzun zaman alabileceği gibi, hastaların bir kısmında bu problemler kalıcı da olabilmektedir.

İyi bir hasta bakımı, fizik tedavi ve rehabilitasyon ile hastaların önemli bir kısmında belirgin düzelme sağlanabilmektedir.

Normal hayatına dönen hastalar; özellikle anevrizma varlığında, buna yönelik olarak takip altında olmalıdırlar.

Tansiyon kontrolü ve sigaradan uzak durulması önerilmektedir.